Bir masal ki gerçeğe dönüşmüyor...

13 Mayıs 2014 Salı

İSTANBUL'UM BENİM

İstanbul'um benim
Yalnız yağmurlu şehrim
Kimse senaryo vermedi bize
Ezberlemedik rollerimizi biz hiç
Ustaca oynadık seninle hep ...
İstanbul'um benim
Aynadaki yıpranmışlığım
Telaşı yıllarımın
Öfkesi ayrılıklarımın
Kimseye göstermedik gözyaşlarımızı...
Mağdur kalırdık ağlamaktan
Alırlardı ağrılarımızı
Gelip bozarlarda yalnızlıkla aramızı
Söylemedik kimseye kimsesizliğimizi...
İstanbul'um benim
Suskun hayaller şehrim
Kimse izin almadı senden
Topkapı sarayını inşa ederken
Yakıp yıkıp yeniden düzerken...
İstanbul'um benim
Sessiz kederli şehrim

Sustun hep yıllarca asırlarca sonsuzlukca sustun
İntikamındı sessizliğin ...
Aşıklarıda, aşklarıda! sevmedin, sen hiç ...
Sefilliğindi yalnızlığın
Bencilliğindi kimsesizliğin
Öfkendi kirliliğin
Kimse sormadı ki sana... kötü bir şehirdin sen
kötü bir şehirdin sen
Yoktu büyüne kapılmayan
Sıcağına aldanmayan
Gelen gidemez olurdu
Kaldırımdaki nefesinden...
İstanbul'um benim
Koyu mavisi gecelerimin
Susardın sen hep yalnız susardın
Açmazdın içini kimselere ve hatta sevmezdin beni de
Alırlardı oyuncaklarını; hanlar, saraylar kurarlardı yerlerine....
İstanbul'um benim ,
Yalnız yağmurlu şehrim
Aynadaki yıpranmışlığım
Suskun hayaller şehrim
Koyu mavisi gecelerimin...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder